21 Ekim 2011 Cuma

bu ara etiketlerim hep "hüzün"

hayır da noluyor böyle, nereye bu gidiş, ya da gidemeyiş.. uzun yazılar yazasım var ama uzun yani.. sıkacak kadar uzun, ki kısa yazılarımdan da sıkılıyorum.
bu şarkı benim ağzıma sıçtı. hadi benim ağzıma sıçtı, bunu açacak olanın ağzına niye sıçsın, üzüldüm. benim sebeplerim var, senin yoksa dinleme..

bu ara etiketlerim hep hüzün oldu, o kadar hüzün dolu değilim aslen, çok da gülüyorum aksine. ama gülmek başkaları varken onların asık suratlarını görmemek adına yaptığım eylem şu sıra. aynaya her baktığımda kendıme de yapıyorum bu oyunu, hafif tatli bir gülümseme takınıyorum suratıma, sonra daha bir şapşal gülümsemesi. kendimi serbest bırakınca da suratım tekrar sönmüş bir patates halini alıyor..

patates suratlı - üstelik sönmüş patates- bir insanla ne yapılır, ben söyleyim " 1 bok yapılmaz, ne yapsan 1 bok  olmicak"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder