ben hiç mutlu değilim...
söylediğim her şey yalan, her şeyi zihinsel ölümümü 1 saniye olsun daha ileriye ertelemek için kullanıyorum, ama her şeyi..
seni de kullandım. tıpkı diğer tüm kadınlar, erkekler ve dostları kullandığım gibi,
annemi babamı kandırdığım ailemden kimseyle görüşmediğim gibi,
hiç zevk almadım yatarken, "-mış gibi" yaptım..
az kaldı bitecek romanım, hiç bahsetmediğim romanım, az kaldı bitecek her şey, her yalan.. belki ölümümle, bilemiyorum..
az kaldı onu biliyorum..
artık susmak vaktidir. susadım sevgilim hem de çok.. sevgilim dediğim şey, her neysen işte sana sesleniyorum..
biliyorum ki artık gelmeyeceksin, fena küstün bana/ hayata, biliyorum sen geri dönerdin intihar etmemiş olsaydın eğer.. bir bok bilmiyorum..
hüznünü ver bana, çok taşıdın sen,
bırak sorguya ben çekileyim,
sen sus
ben susadım yeterince,
sen sus ve benim suskuluğum ol,
ben veririm hesabı..
hepsi hepsi hayat nasıl olsa..
30 Ekim 2011 Pazar
29 Ekim 2011 Cumartesi
27 Ekim 2011 Perşembe
25 Ekim 2011 Salı
23 Ekim 2011 Pazar
21 Ekim 2011 Cuma
bu ara etiketlerim hep "hüzün"
hayır da noluyor böyle, nereye bu gidiş, ya da gidemeyiş.. uzun yazılar yazasım var ama uzun yani.. sıkacak kadar uzun, ki kısa yazılarımdan da sıkılıyorum.
bu şarkı benim ağzıma sıçtı. hadi benim ağzıma sıçtı, bunu açacak olanın ağzına niye sıçsın, üzüldüm. benim sebeplerim var, senin yoksa dinleme..
bu ara etiketlerim hep hüzün oldu, o kadar hüzün dolu değilim aslen, çok da gülüyorum aksine. ama gülmek başkaları varken onların asık suratlarını görmemek adına yaptığım eylem şu sıra. aynaya her baktığımda kendıme de yapıyorum bu oyunu, hafif tatli bir gülümseme takınıyorum suratıma, sonra daha bir şapşal gülümsemesi. kendimi serbest bırakınca da suratım tekrar sönmüş bir patates halini alıyor..
patates suratlı - üstelik sönmüş patates- bir insanla ne yapılır, ben söyleyim " 1 bok yapılmaz, ne yapsan 1 bok olmicak"
bu şarkı benim ağzıma sıçtı. hadi benim ağzıma sıçtı, bunu açacak olanın ağzına niye sıçsın, üzüldüm. benim sebeplerim var, senin yoksa dinleme..
bu ara etiketlerim hep hüzün oldu, o kadar hüzün dolu değilim aslen, çok da gülüyorum aksine. ama gülmek başkaları varken onların asık suratlarını görmemek adına yaptığım eylem şu sıra. aynaya her baktığımda kendıme de yapıyorum bu oyunu, hafif tatli bir gülümseme takınıyorum suratıma, sonra daha bir şapşal gülümsemesi. kendimi serbest bırakınca da suratım tekrar sönmüş bir patates halini alıyor..
patates suratlı - üstelik sönmüş patates- bir insanla ne yapılır, ben söyleyim " 1 bok yapılmaz, ne yapsan 1 bok olmicak"
17 Ekim 2011 Pazartesi
16 Ekim 2011 Pazar
az önce tüm eski aşklarımla birlikte sigarayı da öldürdüm. ölüm bu geri dönüşü yok. kanunu böyle bu işin.
bu da bir anıydı hayatımda diyeceğim bir şey artık sigara da aşklarım da... ve o kadar hüzünlü bir mutluluk var ki şuan üstümde. kelimeler fışkırıyor beynime her nefesimde.
önce her nefesimde ölüyordum, şimdi her nefesimde var oluyor/ ARINIYORUM.
bu da bir anıydı hayatımda diyeceğim bir şey artık sigara da aşklarım da... ve o kadar hüzünlü bir mutluluk var ki şuan üstümde. kelimeler fışkırıyor beynime her nefesimde.
önce her nefesimde ölüyordum, şimdi her nefesimde var oluyor/ ARINIYORUM.
8 Ekim 2011 Cumartesi
mesela acıtıyor ya şimdi, acıtmasa!
mesela neden arayamıyorum ki şuan seni. tam arayacak oluyorum, içimden bir ses "höst ulan, her canın ıstediğinde gönlümün kapısını çalamazsın" diyor senın ağzından.
ben çok özledim, samımı, saf..
ama içimdeki ses beni sustururcasına kuvvetlı, ve susturuyor.
mesela şimdi arasam. hiç konuşmasak bile telefonun diğer ucunda sen olsan, bana yetse..
mesela şimdi sana yazsam, sen sussan ve ben satırlar dolusu yazsam. sonra bir tebessumle bunların hepsını anladıgını/ hıssettıgını bana hıssettırsen.
mesela şimdi sen arasan beni. ellerimi ne yapacağımı bilemesem, ağzım açık kalsa hafıf, sonra ellerım kaçmaya çalışsa bedenımden.
mesela bir müzik dinlesek şuan ıkımız, kimin kime yolladıgı mühim değil. ilk zamanlardakı gıbı hıssetsek. "keşke yanımda olsan"ı gerçekten hissederek söylesek birimiz. ben de çok isterdim dese diğerimiz.
çok mu bencilim. bilemedim.
ben çok özledim, samımı, saf..
ama içimdeki ses beni sustururcasına kuvvetlı, ve susturuyor.
mesela şimdi arasam. hiç konuşmasak bile telefonun diğer ucunda sen olsan, bana yetse..
mesela şimdi sana yazsam, sen sussan ve ben satırlar dolusu yazsam. sonra bir tebessumle bunların hepsını anladıgını/ hıssettıgını bana hıssettırsen.
mesela şimdi sen arasan beni. ellerimi ne yapacağımı bilemesem, ağzım açık kalsa hafıf, sonra ellerım kaçmaya çalışsa bedenımden.
mesela bir müzik dinlesek şuan ıkımız, kimin kime yolladıgı mühim değil. ilk zamanlardakı gıbı hıssetsek. "keşke yanımda olsan"ı gerçekten hissederek söylesek birimiz. ben de çok isterdim dese diğerimiz.
çok mu bencilim. bilemedim.
6 Ekim 2011 Perşembe
paradoks
bildiklerimle ne yöne hareket edeceğimi bildiğini bilip, sonrasında hareketime ne yönde bir değişim vereceğimi de bileceğinden sadece bildiklerimin yolundan gidiyorum. ve ben çok az şey biliyorum. ve sen bunu asla tahmin edemezdin..
ne yapmamalı listesi
mesela gecenin bu saatinde, aşırı dozda muhtaçken O'na;
-the cure, morrissey, band of horses, anathema, kings of convenience, bülent ortaçgil ve bilimum bu türün önde giden elemanlarının şarkılarını dinleme
-köşede bucakta bir yerlerde eskilerden kalma O'na ait bir şey bulma(görünce gözünü kapat, hemen bağırarak şarkı söyle ne bilim bişe yap ama görme, dokunma)
-üst üste 5ten fazla sigara içme
-birkaç kadeh içebilirsin ama bokunu çıkarma(önünü alamayıp aptalca şeyler yaparsın)
-telefondan uzak dur
-ve şuan yaptığım şeyi yapma, yazma.
...
şimdi git uyu. hiç varolmamışsın say kendini.
-the cure, morrissey, band of horses, anathema, kings of convenience, bülent ortaçgil ve bilimum bu türün önde giden elemanlarının şarkılarını dinleme
-köşede bucakta bir yerlerde eskilerden kalma O'na ait bir şey bulma(görünce gözünü kapat, hemen bağırarak şarkı söyle ne bilim bişe yap ama görme, dokunma)
-üst üste 5ten fazla sigara içme
-birkaç kadeh içebilirsin ama bokunu çıkarma(önünü alamayıp aptalca şeyler yaparsın)
-telefondan uzak dur
-ve şuan yaptığım şeyi yapma, yazma.
...
şimdi git uyu. hiç varolmamışsın say kendini.
4 Ekim 2011 Salı
yenile, al götür ve yenile
bazen çok yoruluyorum, bazen çok keyfli yoruluyorum, bazen var olurcasına yoruluyorum.
sonra duruyorum ya da durduruluyorum.
birden bir varlık beliriyor karşımda, herhangi bir şey. kitap, müzik, kadın, kahve, sigara.
şimdi müzik belirdi.
sonra duruyorum ya da durduruluyorum.
birden bir varlık beliriyor karşımda, herhangi bir şey. kitap, müzik, kadın, kahve, sigara.
şimdi müzik belirdi.
1 Ekim 2011 Cumartesi
kendine baka kalan.
diğer her yerden kopup bir bok söyleyesim gelirse buraya yazma kararı alan insanım an itibarı.
şimdilik bir bok söyleyesim gelmiyor. düğümlendi parmaklarım.
şimdilik bir bok söyleyesim gelmiyor. düğümlendi parmaklarım.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)