24 Mart 2012 Cumartesi

"tavuğu sersemken sikecen"
bu cümle, bir insanda nasıl bir etki bırakır. bir cümle kullanıldığı bağlama göre insanı öldürebilir(miş). 
arkadaşım ben yemek yerken bu cümleyi kurdu, öleyazdım. 
yeni işe girmiş olan diğer arkadaşımızın işe girme yemeğini yıyor/ kutluyorduk. aramızda böyle bir gelenek başlatmıştık, ota boka çukurağaya gidiyorduk( ankara emek 8. caddede çok şahane yemekleri olan bir yer, bilen bilir)..
başka başka insanlar girse de eve, genel olarak bok, tantan ve ben edebiyattan sınıf arkadası olarak aynı evdeydık. bok da akademısyen olmustu, benımle aynı gun hem de. kader.. tantan 2 yıldır işsizdi. bir de fizikten anlamayan fizikçimiz var tabi, onu es geçmeyelım. ki o da fizikle pek de alakasını kuramadığım yapı denetimi uzmanı oldu yakın bir zamanda, neyse dağılmasın konu.
benım ve bokun yemeğını birkaç kez yemıstık, fizikten anlamayan fizikçimizinkini de geçenlerde sadece kursu bıtırdıgı ıcın (bahaneye bak) yedik. en son gidişimde de tantanın produktör olmasını kutladık. tam da yemeği löp löp götürürken fizikten anlamayan fizikçimiz en yukarıda yer alan cümleyi kurdu tantan için. 
tavuğu sersemken sikecen dedi. algım kırıldı, gebereyazdım..
daha dur dedı devamında, şimdi de bizi elpasoya götüreceksın ve bayılana kadar içecez senden dedi.
sersem olan tavuğumuz tantan, aguşunu açtı öylece hesabın gelmesini bekledi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder