29 Şubat 2012 Çarşamba





bir sancı var beynimin tanımsız noktalarında,
doğuma yaklaşan kadının sancısı var beynimde,
doğum yapmadım ama böyle bişey olsa gerek o sancı da
mutluluk konusunda konuşmak istemiyorum, çoğu kelime yalan dolan, ya da halüsülasyon, geçici durumlar..
ki zaten yaratıcıdan başka mükemmel ne var.
birey dünyasını yaşıyor günümüz, daha birey, daha birey
ve doğal olarak sancılar çekiyor, öğretilen tüm mutlulukların/ mutsuzlukların geçiciliğinin hüznünü yaşıyoruz.
birey olmak zordur, farkındalık boyutuna girmeyecem bile..
neye sahip olduğumuzu sorgular durumdayız
sahip olduğumuzu düşündüklerimiz aslında gerçekte bizim mi? bilmiyoruz. değil desek olmuyor, bizim desek kendimize inandıramıyoruz..
nereden başlarız, birbirimizi nasıl mutlu ederiz bilmiyoruz,
bilinebilecek bişey midir bu? onu da ben bilmiyorum. değil kanımca.
bu büyük bir handikap, 
tüm yaşamımızı buna ayıracaz sanırım, birini mutlu edebilmenin yollarını aramaya
şunu baştan yanlış anlıyor gibiyiz, birini mutlu etmeden mutlu olamayız.
şöyle ki, sebepsiz yere mutlu olduğumuzda bile bunda ilahi bir güç arıyoruz, işte o zaman bence yaratıcı mutlu olma ihtiyacını bizim üzerimizden gideriyor.
yaratıcı ihtiyaç sahibi değildir olmamalıdır ama mutlu olmak başka bişey,
ya bizim de mutluluğa ihtiyacımız yok, biz var zannediyoruz, yanılsıyoruz, ya da yaratıcının da var.
onunki ihtiyaç değilse bizim duyumsadığımız ve adına mutluluk dediğimiz de ihtiyaç değil gibi gelıyor bana,
vel hasılı kelam mutluluk üzerine konuşmak istemiyorum.

1 yorum:

  1. bu çelişkileri bir içki sofrasında konu olarak açsan, sabaha kadar işin içinden çıkamaz insanlar düşünürken, konuşurken^^

    ama yerindeler...
    mutluluk bence başkasını da mutlu etmekten geçer...

    YanıtlaSil